- ETKİNLİK
- YEME İÇME
- CANLı MÜZIK
- KONAKLAMA0282 651 15 00
END GLORY HOTEL
0282 684 84 84HILTON GARDEN INN CORLU
0282 673 26 96BURÇ BEST OTEL
0282 684 27 00SILVERSIDE OTEL
- Neler Oluyor?
02 HAZ 2025
Çorlu, 28 Mayıs – 1 Haziran tarihleri arasında üçüncüsünü gerçekleştirdiği Tiyatro Festivali ile adeta sanatla nefes aldı. Beş bin tiyatroseverin katılımıyla hayat bulan bu özel etkinlik, hem küçük yaşlardan büyük birer sanatsever yetiştirmeyi hem de tiyatronun toplumsal gücünü yeniden hatırlatmayı başardı.
Perde Açıldı: Çorlu Tiyatro Festivali’nin İlk Gününde Sahne Işıkları Hiç Sönmedi
Festivalin ilk günü, sahnelenen birbirinden etkileyici oyunla Çorlu’yu bir tiyatro rüzgârına dönüştürdü. Memduh Şevket Esendal Sahnesi’nde, İstanbul Efendisi adlı oyunla perdeler açıldı. Musahipzade Celâl’in klasikleşmiş eserinde, Osmanlı'dan Cumhuriyet'e uzanan geçiş sürecinin izleri; toplumsal yapıyı eleştiren mizahı, hem düşündürücü hem eğlenceli bir şekilde sahneye taşındı. Oyuncularının etkileyici performanslarıyla, geçmişin mirası modern bir lensle sorgulandı.
Diğer sahneler de birer tiyatro dünyası kurdu. Çardaklı Çeşme Sahnesi’nde Murat İkiz Muhteşem Çocuklar ve Akıl Oyunları oyunları, hem çocukları hem de yetişkinleri renkli, eğlenceli bir dünyaya davet etti. Minikler kahkahalarla oyunları izlerken, büyüklere de masalsı bir atmosferde unutulmaz anlar yaşatıldı. Ünal Baysan Kültür Merkezi’nde ise 4Duvar Tiyatrosu’nun sahneye koyduğu Gömü adlı oyun, derinliği ve etkileyici hikâyesiyle festivalin ilk gününde dikkatleri üzerine çekti, izleyenleri derinden etkileyerek sanatın gücünü bir kez daha gözler önüne serdi.
Sahne Işıkları Hiç Sönmedi: Festivalin İkinci Günü de Unutulmazdı
Festivalin ikinci günü, izleyicileri daha da derinleşen tiyatro dünyasına sürükledi. Ünal Baysan Kültür Merkezi’nde sahnelenen Tom Dick Harry adlı oyun, bir çocuk evlat edinmeye çalışan bir çiftin başına gelen absürd olayları konu alarak, seyirciyi kahkahalarla coşturdu. Enerjik temposu ve komik karakterleriyle izleyiciler adeta oyunun bir parçası oldular, her replikle birlikte kahkahalarla festivalin ikinci gününe damgasını vurdular.
Festivalin ikinci gününde Memduh Şevket Esendal Sahnesinde ayrıca A1 59 Sanat’ın sahneye koyduğu Herkes mi Hırsız? adlı oyun, polisiye bir atmosferin içine izleyicilerini çekti. Gizem, mizah ve dramayı harmanlayarak başarılı bir performans sergileyen bu oyun, seyircilerden tam not aldı. Herkesin birer suçlu olabileceği bir dünyada, izleyiciler hem gerilim dolu anlar yaşadılar hem de gülme fırsatı buldular. A1 59 Sanat’ın sahnedeki performansı, bu karmaşayı ve entrikayı en ustaca biçimde yansıtarak, izleyicilere unutulmaz bir deneyim sundu.
Sen Başkasın: Tiyatro, Bir Ayna Gibidir
Festivalin en samimi anlarından birini, Aydınlıkkent Oyuncuları’nın sahneye koyduğu Sen Başkasın adlı oyun yaşattı. Kadın ve erkek ilişkilerinin derinliklerine inen bu sade ama etkileyici metin, izleyicilere kendilerini sorgulatmakla kalmadı, aynı zamanda ruhsal bir yolculuğa da çıkardı. Serkan Aydın ve Esra Şahin’in içten oyunculukları, seyirciyi adeta bir aynaya yansıttı, her duygu izleyenlere tek tek dokundu.
Bimarhane: Savaşın Gölgesinde İnsanlık
Festivalin hafızalara kazınan en çarpıcı yapıtlarından biri ise, EKT Sahne’nin sahneye koyduğu Bimarhane adlı oyun oldu. 1919’daki işgal altındaki İstanbul’un karanlık sokaklarında, dört akıl hastasının yaşadığı dram, savaşın insan ruhu üzerindeki etkisini derin bir şekilde ortaya koydu. Çeşitli kimliklerden gelen karakterlerin ortak acılarını anlatan bu güçlü hikâye, festivalin zirve anlarından birini yaşattı. Bu oyun, sadece bir anlatı değil; savaşların, kimliklerin, aidiyetin ve insan ruhunun sınırlarını sorgulayan bir başyapıt olarak Çorlu’daki sanatseverlerin zihinlerinde derin izler bıraktı.
Kahkahalar ve Aşk: Tiyatroda Aşkın, Mizahın ve Duyguların Yeri
Festivalin sürükleyici ritmini, ÜçBeş Sanat Tiyatrosu’nun sahneye koyduğu Şen Şakrak adlı kabare oyunu tam anlamıyla belirledi. Günlük yaşamın içinden sahneleri ince mizahıyla harmanlayan bu kabare, izleyicileri kahkahalarla güldürürken düşündürmeyi de başardı. Üstelik, finalde sahnelenen sürpriz bir evlilik teklifi, festivale romantik bir dokunuş kattı, salondaki izleyicileri hem şaşkına çevirdi hem de duygusal bir yolculuğa çıkardı.
Çocukların Tiyatrosu: Bir Nesil Sanatla Büyüyor
Çocuklar için sahnelenen Çöpçüler Kralı Mümtaz ve Karlar Ülkesi: Olaf’ın Yaz Maceraları gibi oyunlar, minik seyirciler için unutulmaz anlar yaşattı. Bu oyunlar, sadece eğlenceli değil, aynı zamanda öğretici birer deneyim sundu. Çocukların tiyatroya ilk adımlarını attığı bu özel gösteriler, geleceğin tiyatroseverlerini yaratmaya katkıda bulundu.
Sanatın Kalbi Çorlu’da Attı
Festivalin kapanışını, Çorlu Halk Tiyatrosu’nun sahneye koyduğu Pijamalı Adamlar adlı oyun yaptı. Bol kahkaha, dinamik bir tempo ve izleyenleri neşeyle uğurlayan bu gösteri, 3. Çorlu Tiyatro Festivali’nin ruhunu tam anlamıyla yansıttı. Tiyatro, sadece sahnede yaşanan bir sanat olayı değildi; bu festival, izleyicilerle sahnede buluşarak kalpleri birleştiren, toplumsal bağları güçlendiren bir deneyime dönüştü.
Perde Kapanırken Umutlar Açılıyor
Festivalin sonunda, Çorlu Belediye Başkanı Ahmet Sarıkurt’un “Sanatla nefes alan bir kent olmak bizim için gurur verici” sözleri, bu yılki festivalin en anlamlı cümlesiydi. 3. Çorlu Tiyatro Festivali, yalnızca bir etkinlik değil, sanatın gücünü hisseden binlerce insanın ortak hikâyesiydi. Birlikte güldük, düşündük, gözyaşı döktük ve sanatın iyileştirici gücüne inandık.
🎭 Teşekkürlerimizle...
Bu eşsiz festivalin hayata geçmesinde emeği geçen tüm sanatçılarımıza, tiyatro topluluklarımıza, sahne arkasında görünmeyen ama büyük işler başaran teknik ekiplere, organizasyonda özveriyle çalışan gönüllülere ve elbette salonları doldurarak tiyatronun büyüsüne ortak olan kıymetli izleyicilerimize sonsuz teşekkür ederiz.
Perde kapandı ama alkışlar ve umutlar kaldı. Gelecek yıl daha büyük, daha renkli ve daha kapsamlı bir festivalde yeniden buluşmak dileğiyle...
Sanatla kalın. 🎭